Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Teknolojinin gelişmesiyle birlikte yargı sisteminde de dijitalleşme kaçınılmaz hale gelmiştir. Türkiye’de 2019 yılından itibaren yürürlüğe giren elektronik tebligat sistemi (e-tebligat), klasik kağıt tebligat yöntemlerinin yerini büyük ölçüde almıştır. Artık mahkemeler, icra daireleri ve diğer resmi kurumlar, taraflara tebligatlarını elektronik ortamda ulaştırmaktadır. Bu sistem, hem hızlı hem de güvenli olması nedeniyle büyük kolaylık sağlasa da, bazı durumlarda tarafların süreleri kaçırmasına neden olabilmektedir.

E-tebligatın açılmaması, gözden kaçması veya teknik nedenlerle ulaşılamaması halinde önemli hak kayıpları yaşanabilir. Çünkü elektronik tebligat, gönderildiği tarihten itibaren 5. günün sonunda yapılmış sayılır ve süreler o tarihten itibaren işlemeye başlar. Bu nedenle elektronik tebligat ile ilgili hak düşürücü sürelerin kaçırılması, telafisi zor sonuçlar doğurabilir.

Elektronik Tebligat Nedir?

Elektronik tebligat, klasik tebligat yöntemlerine kıyasla daha hızlı ve güvenilir olsa da, özellikle teknolojiyi aktif kullanmayan kişiler için alışılması zor bir süreç olabilir. Özellikle yaşlı bireyler veya küçük işletme sahipleri, e-tebligat sistemini düzenli takip etmedikleri için süreleri kaçırabilmektedir. Bu nedenle farkındalığın artırılması ve kullanıcıların sistemin işleyişi hakkında bilgilendirilmesi önemlidir.

  • Adalet Bakanlığı tarafından kurulan Ulusal Elektronik Tebligat Sistemi (UETS) üzerinden yapılır.
  • E-tebligat adresleri PTT tarafından oluşturulur.
  • Avukatlar, şirketler, kamu kurumları ve bazı gerçek kişiler için zorunlu hale getirilmiştir.
  • Kişilerin e-tebligat adreslerine gelen bildirimler, kanunen tebliğ edilmiş sayılır.

Elektronik tebligatın en önemli özelliği, hem hızlı hem de resmi geçerliliğe sahip olmasıdır. Ancak bu özellik, aynı zamanda sürelerin daha kolay kaçırılmasına yol açabilmektedir.

Elektronik Tebligatın Hukuki Niteliği

Elektronik tebligat, kağıt tebligatla aynı hukuki sonuçları doğurur. Yani bir dava dilekçesi, icra ödeme emri veya mahkeme kararı e-tebligat yoluyla ulaştırıldığında, sanki fiziki olarak yapılmış gibi geçerli sayılır.

  • Elektronik ortamda yapılan tebligatlar resmidir.
  • Süreler e-tebligatın tebliğ edilmiş sayıldığı tarihten itibaren işlemeye başlar.
  • Tarafların “haberim olmadı” savunması geçerli değildir.

Bu nedenle tarafların e-tebligat adreslerini düzenli olarak kontrol etmesi büyük önem taşır.

Elektronik Tebligatta Süreler Nasıl İşler?

Sürelerin işlemeye başlaması çoğu zaman yanlış anlaşılmalara neden olmaktadır. Kullanıcılar genellikle e-tebligat mesajını okudukları günü dikkate almakta, ancak kanunen süreler gönderim tarihinden itibaren 5. günün sonunda işlemeye başlamaktadır. Bu yanlış algı, hak kayıplarına sebep olur. Dolayısıyla tarafların, süre hesaplamalarında kesinlikle “kanuni tebliğ tarihi”ni esas alması gerekir.

Örneğin:

  • 1 Mart 2025 tarihinde gönderilen bir e-tebligat, 6 Mart 2025 tarihinde tebliğ edilmiş sayılır.
  • Tarafın 7 günlük bir itiraz hakkı varsa, bu süre 7 Mart 2025’te başlar.

Dolayısıyla sürelerin hesaplanmasında tarafların dikkatli olması gerekir.

Sürelerin Kaçırılmasının Sonuçları

Sürelerin kaçırılması sadece bireyler için değil, şirketler için de önemli sonuçlar doğurabilir. Özellikle ticari uyuşmazlıklarda dava açma veya itiraz hakkının kaybedilmesi, şirketlerin ciddi maddi kayıplar yaşamasına yol açar. Bu nedenle şirketler, e-tebligat sistemini düzenli takip edecek özel departmanlar kurmakta ya da profesyonel hukuk bürolarından hizmet almaktadır.

  • İcra takibine itiraz edilmezse takip kesinleşir ve haciz işlemleri başlar.
  • Mahkeme kararına itiraz süresi geçirilirse karar kesinleşir.
  • Dava açma veya savunma yapma hakkı kaybedilebilir.
  • Yargılama sürecinde tarafın aleyhine sonuçlar doğabilir.

Bu nedenle e-tebligat sisteminin düzenli kontrol edilmesi, hem şirketler hem de bireyler için kritik önemdedir.

Süre Kaçırıldığında Başvurulabilecek Yollar

E-tebligat süresi kaçırıldığında bazı hukuki yollar devreye girer.

  • Eski hale getirme: Haklı bir mazeret varsa, sürelerin yeniden başlaması talep edilebilir.
  • İtiraz ve temyiz: Gecikmeli başvurularda mahkemeler haklı gerekçe varsa başvuruyu kabul edebilir.
  • Şikâyet ve itiraz yolları: Özellikle icra işlemlerinde yanlış tebligat yapılmışsa icra mahkemesine başvurulabilir.
  • Anayasa Mahkemesi ve AİHM başvuruları: İç hukuk yolları tüketildikten sonra temel hakların ihlali iddiasıyla başvuru yapılabilir.

Bu yollar, tarafların süreyi kaçırması halinde başvurabileceği en önemli mekanizmalardır.

Eski Hâle Getirme Müessesesi

Her ne kadar eski hale getirme kurumu bir kurtarıcı gibi görünse de, mahkemeler bu talebi oldukça sıkı şartlara bağlamıştır. Basit ihmaller ya da dikkatsizlikler eski hale getirme için yeterli görülmez. Ancak hastalık, doğal afet, sistemsel aksaklık gibi gerçekten tarafın iradesi dışında gelişen sebepler mahkemeler tarafından kabul edilmektedir.

  • Süreyi kaçıran taraf, engelleyici sebebi ispat etmek zorundadır.
  • Eski hale getirme talebi, sürenin bitiminden itibaren 15 gün içinde yapılmalıdır.
  • Mahkeme, mazereti yerinde görürse süre yeniden işler.

Örneğin, kişinin sağlık sorunları nedeniyle e-tebligatı takip edememesi, eski hale getirme sebebi olabilir.

Elektronik Tebligatın Avantajları

E-tebligat sistemi, bazı riskleri barındırsa da birçok avantaj da sağlar.

  • Tebligat işlemleri hızlanır.
  • Kağıt, posta ve zaman masrafı azalır.
  • Tebligatın kaybolma riski ortadan kalkar.
  • Tarafların süreçleri daha hızlı takip etmesi sağlanır.

Bu avantajlar nedeniyle e-tebligat sistemi, yargının dijitalleşmesi açısından büyük bir reform olarak kabul edilmektedir.

Elektronik Tebligatın Riskleri

Elektronik tebligatın en önemli risklerinden biri de teknik arızalardır. Özellikle sistemin yoğun olduğu dönemlerde bildirimlerin geç düşmesi veya kullanıcıya iletilmemesi gibi durumlarla karşılaşılabilir. Ancak Yargıtay içtihatlarına göre, bu teknik arızalar genellikle tarafın mazereti olarak kabul edilmez. Çünkü tarafların düzenli olarak UETS hesabını kontrol etmesi kendi sorumluluğundadır.

  • Kullanıcıların sistemi düzenli kontrol etmemesi
  • Teknik arızalar ve sistem hataları
  • Elektronik posta bildirimlerinin gözden kaçması
  • Güvenlik açıkları

Bu riskler nedeniyle e-tebligat adresinin düzenli kontrol edilmesi, tarafların sorumluluğundadır.

Yargıtay Kararları Işığında Uygulama

Yargıtay, elektronik tebligat ile ilgili birçok karar vermiştir.

  • Tebligatın usule uygun yapılmaması halinde işlem geçersiz sayılır.
  • E-tebligat adresinin açılmaması mazeret sayılmaz.
  • Süreler, tebligatın yapıldığı 5. günün sonunda işlemeye başlar.

Bu kararlar, tarafların e-tebligat sürecini daha dikkatli yönetmesi gerektiğini ortaya koymaktadır.

Dijital Çağda Elektronik Tebligat

Teknolojik gelişmelerle birlikte e-tebligat sistemi yalnızca hukuki bir zorunluluk değil, aynı zamanda bir dijital dönüşüm aracı haline gelmiştir. Geliştirilen mobil uygulamalar sayesinde tarafların bildirimleri anında telefonlarına düşmektedir. Ancak buna rağmen, kullanıcıların bilinçsizliği veya dikkatsizliği nedeniyle sürelerin kaçırılması tamamen ortadan kaldırılamamıştır.

2025 Yılında Dijitalleşme ve E-Tebligat

2025 yılı itibarıyla e-tebligat sistemi daha da gelişmiştir.

  • UETS mobil uygulaması üzerinden bildirimler yapılabilmektedir.
  • E-devlet entegrasyonu sayesinde kullanıcılar kolayca bildirim alabilmektedir.
  • Yapay zeka destekli sistemlerle tebligatların takibi hızlandırılmıştır.

Dijitalleşme, tebligat sürecini kolaylaştırsa da tarafların dikkatli olmaması halinde sürelerin kaçırılmasına engel olamamaktadır.

Profesyonel Hukuki Destek

E-tebligat ve sürelerin yönetimi, bireyler için çoğu zaman karmaşık olabilir. Hak kaybı yaşamamak için hukuki süreçlerin uzman avukatlar aracılığıyla takip edilmesi önemlidir. Özellikle icra takipleri, dava açma süreleri ve temyiz başvuruları gibi kritik aşamalarda hukuki danışmanlık almak, tarafların lehine sonuç doğurur.

Elektronik tebligat, yargı sisteminde büyük kolaylık sağlayan bir uygulamadır. Ancak sürelere dikkat edilmediğinde ciddi hak kayıplarına yol açabilir. Sürelerin kaçırılması halinde eski hale getirme gibi hukuki mekanizmalar devreye girse de, en güvenli yol e-tebligat adresinin düzenli kontrol edilmesidir.

2025 yılı itibarıyla e-tebligat, dijitalleşen yargı sisteminin vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir. Bireylerin ve şirketlerin bu sisteme uyum sağlaması, hem hak kayıplarını önleyecek hem de yargı süreçlerini hızlandıracaktır.

Leave a comment