Boşanma süreci, yalnızca duygusal ve sosyal etkiler doğurmakla kalmaz; aynı zamanda tarafların ekonomik hayatını da doğrudan etkiler. Evlilik süresince edinilen malların paylaşımı, boşanmanın en kritik boyutlarından biridir. Taraflar arasında ciddi uyuşmazlıklara yol açabilen bu süreç, “mal rejiminin tasfiyesi” olarak adlandırılır.
2025 yılında da boşanma davalarında en çok tartışılan konulardan biri mal paylaşımıdır. Tarafların haklarını doğru bilmesi, sürecin yasal çerçevede yürütülmesi ve adil bir paylaşımın sağlanması için hukuki danışmanlık almak hayati önem taşır. Özellikle yüksek değerli mallar veya ticari işletmelerin bulunduğu evliliklerde, sürecin profesyonelce yürütülmesi gereklidir.
Mal Rejiminin Hukuki Dayanağı
Türk Medeni Kanunu, evlilik birliği içindeki mal rejimlerini düzenlemektedir. Kanuna göre eşler, evlenmeden önce veya evlendikten sonra istedikleri mal rejimini seçebilirler. Hiçbir seçim yapılmadığında ise kanunen edinilmiş mallara katılma rejimi uygulanır.
Bu sistem, 2002 yılından itibaren yürürlüktedir ve günümüzde en çok uygulanan rejimdir. Mal rejiminin tasfiyesi, boşanma davasının ardından ayrı bir dava olarak açılabileceği gibi, boşanma davasıyla birlikte de gündeme gelebilir. Her durumda, malların kime ait olduğunun ve nasıl paylaşılacağının tespiti için detaylı inceleme yapılması gerekir.
Türkiye’de Uygulanan Mal Rejimi Türleri
Türk Medeni Kanunu’na göre eşlerin tercih edebileceği farklı mal rejimleri vardır. Bunlar boşanma sürecinde paylaşımın nasıl yapılacağını doğrudan belirler.
-
Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi: Varsayılan rejimdir. Evlilik süresince edinilen mallar ortak kabul edilir.
-
Mal Ayrılığı Rejimi: Her eş kendi mal varlığını korur ve paylaşım yapılmaz.
-
Paylaşmalı Mal Ayrılığı Rejimi: Ayrılık esaslıdır, ancak belirli mallar paylaşılır.
-
Mal Ortaklığı Rejimi: Tüm mallar ortak kabul edilir.
Eşlerin hangi rejime tabi oldukları, boşanma sürecindeki paylaşımın esaslarını belirleyecektir.
Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi
2025 yılı itibarıyla boşanma davalarının büyük çoğunluğunda “edinilmiş mallara katılma rejimi” uygulanmaktadır. Bu sistemde, evlilik süresince tarafların elde ettiği tüm mallar, kimin üzerine kayıtlı olduğuna bakılmaksızın ortak kabul edilir. Maaşlar, birikimler, taşınmazlar ve araçlar buna dahildir.
Ancak evlenmeden önce sahip olunan mallar, miras yoluyla kazanılanlar veya bağışlanan mallar kişisel mal sayılır. Bu nedenle mal paylaşımı yapılırken, öncelikle hangi malların “edinilmiş”, hangilerinin “kişisel” olduğu belirlenir. Bu ayrım çoğu zaman dava süreçlerinde en çok tartışılan noktadır.
Mal Rejiminin Tasfiyesi Nasıl Yapılır?
Boşanma kesinleştikten sonra mal rejiminin tasfiyesi süreci başlar. Taraflar anlaşarak malları paylaşabileceği gibi, anlaşmazlık durumunda dava açılması gerekir. Tasfiye sürecinde, malların edinim tarihi, kimin adına kayıtlı olduğu ve edinim kaynağı dikkate alınır.
Mahkeme, malların niteliğini tespit ettikten sonra tarafların katılma payı alacaklarını hesaplar. Bu süreç karmaşık olduğundan, genellikle bilirkişi raporlarına başvurulur. Doğru beyan ve belgelerle süreç hızlanırken, hatalı bilgi veya gizlenen mallar ciddi sorunlara yol açabilir.
Boşanmada Mal Paylaşımı Davasında Dikkat Edilmesi Gerekenler
Mal paylaşımı davası, hem hukuki bilgi hem de titiz hazırlık gerektiren bir süreçtir. Tarafların hak kaybına uğramaması için dikkat etmesi gereken bazı hususlar vardır:
-
Evlilik öncesi ve sonrası alınan malların belgelerle ayrıştırılması,
-
Banka hesap dökümleri, tapu kayıtları ve araç ruhsatlarının delil olarak hazırlanması,
-
Gelirlerin ve yapılan ödemelerin ispatlanması,
-
Miras veya bağış yoluyla edinilen malların doğru şekilde belgelenmesi.
Bu noktada profesyonel hukuki destek almak, sürecin sağlıklı ilerlemesi açısından büyük fayda sağlar.
Taşınmazların Paylaşımı
Mal paylaşımında en sık karşılaşılan konulardan biri taşınmazların, yani ev, arsa ve iş yerlerinin paylaşımıdır. Eşlerden biri evliliğin devamı sırasında bir ev satın almışsa, bu mal edinilmiş mal kabul edilir ve paylaşım kapsamına girer. Ancak evlenmeden önce alınan bir taşınmaz veya miras kalan bir arsa, kişisel mal sayılır.
Mahkeme sürecinde taşınmazların tapu kayıtları, ödeme belgeleri ve edinim tarihi dikkate alınır. Uygulamada en çok tartışma konusu, evlilikten hemen önce alınan taşınmazların hangi kategoriye girdiğidir. Bu nedenle doğru belgelerin sunulması oldukça önemlidir.
Taşınır Mallar ve Gelirlerin Paylaşımı
Araçlar, ziynet eşyaları, banka hesapları ve maaşlar da mal paylaşımı davasında dikkate alınır. Evlilik süresince alınan bir otomobil ya da yapılan birikimler ortak kabul edilir. Buna karşın kişisel kullanım için edinilmiş ziynet eşyaları çoğu zaman kişisel mal sayılır.
Özellikle altın, takı ve ziynet eşyalarının paylaşımı, Yargıtay kararları doğrultusunda farklılık gösterebilir. Kadına takılan takılar, kural olarak onun kişisel malı kabul edilir. Ancak tarafların aksini ispatlaması mümkündür. Gelirlerin paylaşımında ise tarafların evlilik süresince elde ettikleri tüm maaş ve kazançlar dikkate alınır.
2025 Yılında Yargıtay Kararları
Yargıtay, mal paylaşımı konusundaki kararlarıyla uygulamaya yön vermektedir. 2025 yılı itibarıyla verilen kararlarda özellikle kişisel mal ve edinilmiş mal ayrımı üzerinde durulmaktadır. Örneğin miras yoluyla kazanılan malların kişisel mal sayılması, eşlerin bu konuda haksız talepte bulunmasını önlemektedir.
Ayrıca Yargıtay, taraflardan birinin malı diğerinden gizlemesi durumunda, hakkaniyete aykırı davranıldığına hükmederek farklı kararlar verebilmektedir. Bu nedenle dava sürecinde dürüstlük ve şeffaflık ilkeleri büyük önem taşır.
Avukat Desteği Neden Gereklidir?
Boşanmada mal paylaşımı davası, hem hukuki hem de mali açıdan karmaşık bir süreçtir. Yanlış adımlar, tarafların ciddi hak kayıpları yaşamasına yol açabilir. Bu nedenle deneyimli bir avukatın desteği, sürecin en doğru şekilde yönetilmesi için gereklidir.
Atakan Ayhan Hukuk Bürosu olarak, mal paylaşımı davalarında müvekkillerimize profesyonel destek sunuyoruz. Belgelerin hazırlanmasından dava sürecine, bilirkişi raporlarının değerlendirilmesinden icra aşamasına kadar her adımda yanınızdayız. Amacımız, adil ve hızlı bir çözüm elde edilmesini sağlamaktır.
Boşanmada mal paylaşımı, tarafların ekonomik geleceğini doğrudan etkileyen son derece önemli bir süreçtir. Türk Medeni Kanunu, eşlere farklı mal rejimi seçenekleri sunarken, edinilmiş mallara katılma rejimi en sık uygulanan sistemdir. 2025 yılı itibarıyla Yargıtay kararları, sürecin nasıl yürütülmesi gerektiği konusunda yol göstermektedir.
Tarafların belgelerini doğru hazırlaması, kişisel mal ve edinilmiş mal ayrımını net şekilde yapması ve profesyonel hukuki destek alması sürecin adil ve hızlı sonuçlanmasını sağlar. Bu nedenle mal paylaşımı davası açmayı düşünen kişilerin, alanında uzman bir avukattan destek alması en doğru yol olacaktır.